Yazı Detayı
15 Haziran 2022 - Çarşamba 00:37
 
ÇILDIRDIK MI?
M.Güneş
gunes@kirkagactv.com
 
 

Bu çılgınlık Turgut Özakman’ın “ Çılgın Türkler” i değil. Bu çılgınlığa, hiçbir toplumda kolay, kolay görülmeyen toplumsal bir delirme de denilebilir.

 

Aslında bu, yep yeni bir delirme durumu.

 

Bir insanın delirmesine tıp çare bulabilir. Kayıpları da giderilebilir.

 

Ama bir toplumun delirmesinin kayıpları, kolaycana giderilmez. Nesiller boyu bu kayıplar sürer gider. Ve bazen de o, toplum çözülür, tarih sahnesinden silinir, yok olur gider.

 

Örnekleri insanlık tarihinde bolca vardır.

Kuşkusuz bunu bir insan ömrü ile açıklamak kolay değil, kitlesel bir eğitim ister, bilgi ister... 

Kendinden öncesi ve sonrasına akıl yürütemeyen birine, bunu anlatamazsın.

 

Anlatırsın belki, ama onun anlayacağı kadarla sınırlıdır anlattıkların.

 

Okuduğunu anlayamayan, anlayıp (!) anlatacağını ana dilinde yazamayan birleriyle, yüz yıl öncesi ya da, yüz yıl sonrasını, nereye kadar konuşabilirsin?

 

1980 sonrası yaşadığımız sosyo-ekonomik süreç, serbest piyasa [ neoliberal ] ekonomisinin kuralları ile örüldü. Ulusal değerler bir, bir özelleştirilip, tekelci sermayeye peşkeş çekildi. Yabancı sermaye için tüm yasalar, en uygun ve istenildiği (!) hale getirildi. Neredeyse yabancı sermayeye politik secde edildi diyebiliriz. ( 80 Faşist darbesi)

 

ABD ziyaretini görkemli yapamayanlar TBMM’ne giremez oldu. (Bunu tam anlamı ve günün moda terimi ile söylersek,  ABD ye biat etmeyenler ve modası geçenler Meclise giremediler. (ANAP’ın, DSP’nin gücünü bilenler onun nasıl meclis dışında kaldığını düşünebilirler. Bu gün AKP’nin olduğu durumun aynısı ANAP la yaşanıyordu. 1999’da % 8.71 oy alarak, barajı aşamayan CHP’de Deniz Baykal’ın ABD gezisi anlamlıdır, meşhurdur.)

 

Konu partiler değil, konu ABD-NATO ya bağlılıkla ilgilidir. (AKP kurucularının ABD ziyaretleri, BOP eşbaşkanlığı vs bunların hepsi aynıdır)

 

Turgut Özakman da ki “Çılgın Türkler”in beslendiği konularla, bu günkü 'Çıldıran Türkiye’nin beslendiği konuları ve koşulları karşılaştırdığımızda, karşımıza çok farklı olaylar çıkar...

 

O “Çılgın Türkler”, Çanakkale’den, Ulusal Kurtuluş Savaşı’ndan, Kuvva-i Millye’den beslenip çıkmıştı.

 

Ama bu günkü “Çıldıran Türkiye” TV dizilerinde ki çakal mafyalardan, çarpıtılmış, basitleştirilmiş tarihi dizilerden beslendi.

 

6 kişi ile devlet mi kurulur? Hem de 6 asır hüküm sürecek bir devlet-İmparatorluk bu...

Koskoca 600 yıllık devlet kuran Osman Bey’i 6 kişi işe sefere çıkıyor gören işsiz, mesleksiz, eğitimsiz, geleceğini nasıl kuracağını bulamayan kopukların bu gün olgunlaşıp hayatımızda ki durumunu yaşıyoruz.

 

Yani son 30-40 yıldır TV dizileri ile evlerimizde her gece bizleri yönlendiren saçma ve özenle yazılan senaryoların sonuçlarıdır, bu gün biri birini boğazlayan Türkiye...!

 

Babasını öldürenler, oğullarını vuranlar, eşlerini sokak ortasında doğrayanlar, çocuklarımızı istismar edenler, çalanlar, çırpanlar…

 

Bunlar gökler den yağmadı. Bunlar içimizden çıktı. İşte her akşam karşısında çoluk çocuk dizildiğimiz dizilerin meyvesidir yaşadıklarımız.

 

Ne zaman mı düzeliriz?

 

Devletin tam anlamı ile sosyal ve hukuk devleti olup, güçler dengesini gözeterek, sonrasına fırsat tanıdığı zaman.

 

Yabancı sermayeye teslim olmak değil, onunla mücadelede olup öz kaynakları ile büyüyeceği tam bağımsız olduğu zaman…

Gerisi 80 yıllık dinlediğimiz avuntudur.

Hedef; TAM BAĞIMSIZ BİR ÜLKE !

TAM BAĞIMSIZ TÜRKİYE !

 

 
 
 
Etiketler: ÇILDIRDIK, MI?,
Yorumlar
Alıntı Yazarlar
Arşiv
Modül 1

Bu modül kullanıcı tarafından yönetilir, ister kod girilir ister iframe ile içerik çekilir. Toplamda kullanıcı 5 modül ekleme hakkına sahiptir, bu modül dahil tüm sağdaki modüller manuel olarak sıralanabilir.

Haber Yazılımı
UA-37277569-1