Milliyetci-muhafazakar kanadın ana referans noktasıdır Osmanlı İmparatorluğu.Onunla övünürler,Osmanlının ihtişamlı dönemlerinden bahseder dururlar.Şunu sık sık duyarsınız o cenahtan ''biz üç kıtaya hükmetmiş Osmanlı ecdadının torunlarıyız''diye.Evet Osmanlı 1299 yılında kurulduğundan sonra büyümüş,gelişmiş Ortadadoğuda, Afrikada, Avrupada(Balkanlarda) hükümran olmuştur. Ama sonra emperyalistlerce parçalanmıştır.Emperyalistlerin niçin ve nasıl parçaladığına dair pek kafa yormazlar.Olayın sosyo-ekonomik yönünü ise hiç analiz etmezler.Tek yaptıkları şovenistce bir övünmedir.
Osmanlının sosyo-ekonomik yapısı çağın getirdiği güç unsuruna yabancı kalıyordu.

Emperyalistler burjuva toplumuna doğru ilerlerken O yarı-asyatik, merkezi-askeri feodal yapıdan bir türlü çıkamıyordu.Hızlıca kapitalist üretimin hammadde üreticisi yarı sömürge durumuna ilerliyordu.

Osmanlının fethettikleri yerleri şöyle bir göz önüne getirirsek askeri örgütlenmelerinin yetersiz olduğu ülkeler olduğunu görürüz.Bizans iç çalkantılarla zayıf düşmüş,keza Balkanlar ve Ortadoğu ve Afrika da ise yeterince organize olamamış zayıf devletler ve askeri yapılar görürüz.Güçlü askeri yapısıyla Osmanlı buraları kolayca fetetmiş ve kelimenin tam anlamıyla haraca bağlamıştır.Ama güçlü bir devlet ve askeri yapısı olan Avusturya'da(Habsburglar) Viyana önlerinde geri püskürtülmüş,Avrupa içlerine sızma hayali sona ermiştir.Belkide bundan sonra Avrupa önünde yavaş yavaş güçten düşmeye başlamıştır.

Osmanlı ekonomik yapısında azınlıklar çok öenmli yer tutar,özellikle ticarette.Müslüman teba ise çoban ve tarımla ilgilenir çoğunlukla.Anadoluyu olduğu gibi ele geçirmişlerdir ama ekonomik dokuya yine ekonomik kaygılarla pek fazla dokunmamışlardır.Ekonomide,ticarette doğuda Ermeniler batıda,iç bölgelerde Rumlar etkindir.Türk unsur ticarette azınlıklar kadar etkin olamamıştır.Osmanlıda azınlıkları ekonomik canlılığı korumak için fetettikten sonra pek dokunmamıştır.Türk unsurunun çoğu yarı-göçebe çobanlığa devam etmiş yerleşikler Rumlarda tarımı öğrenmiştir.

Bu anlattıklarımı ilçemiz Kırkağaç bazında görebiliriz.Sayın Ümit Evran'ın kitabından okuduğuma göre ilçede Osmanlı döneminde hemen hemen ticaret Rum ve Ermenilerin elindedir.Sadece ticaretle uğraşan Sivrizadeler denen bir aile vardır o kadar.Türk oalarak.
Ekonomik olarak birazda yükselme devri Muhteşem Süleymen zamanına bakalım.Ekonomiyi kim yönetmektedir  bu devirde?İspanya dan göç eden yahudi Yasef Nassi ekonomiden sorumludur.Bir Türk değil.Çünkü Osmanlı ekonomiyi bilmez.Vergileri O toplar maliyeyi O yönetir.Avrupa ile ticareti o yönlendirir.İlkelde olsa bankacılık yapar.Oysa en ihtişamlı dönemde müslüman tebadan birisinin bunu yapması gerekir.Ne yazıkki gerçek budur.

İstanbul alındıktan sonra Osmanlı yönetiminde devletin en yüksek yürütme organları Türklere kapalı tutulmuş,devlet adamlarının yetiştirildiği enderun okullarına Türkler alınmamıştır. 1453'den sonra devşirmeler çoğunlukla yönetimde bulunmuş,bilinçaltlarındaki Türk düşmanlığını her fırsatta açığa çıkarmışlardır.

Osmanlı tarihcisi Naima'nın anlattıklarına göre kavmi necip görülen Araplar karşısında Türkler aşağılanmıştır.Türk sözcüğü Anadolu köylüleri için kullanılır olmuştur.
Bu arada kapitülasyonlardan bahsedelim biraz.İlk defa Kanuni zamanınında o muhteşem devirde verilmiştir!!Kapitülasyon yabancılara verilen ekonomik,adli,idari ayrıclıklardır.

Kapitülasyon kelimesi ''caput''(baş) dan gelir ve baş eğmek teslim anlaşması yapmak anlamına gelir.(Bakınız Vikipedi).Evet sözde en güçlü olduğu dönemde Osmanlı ekonomik olarak Fransızlara baş eğmiştir.Zaten imparatorluğun yıkılışının sebide sağlam bir ekonomik alt yapısının olmayışıdır.Bundan sonra emperyalizm yavaş yavaş Osmanlıyı yarı sömürge durumuna düşürmüş 1838 serbest ticaret anlaşmasıyla (İngilizlerle) resmen yarı sömürge durumuna gelmiştir.Sağlam bir ekonomik alt yapısı olsa Osmanlı yıkılmazdı.Ve en sonunda Mondros'u dayatmış hepten parçalalmıştır emperyalizm.

Ama,ama Türk'ün makus talihini Atatürk değiştirmiştir.

O horlanan,Anadolu köylüsü Türk diye küçümsenen insanlarla Kurtuluş Savaşını başlatmıştır.Kendi yurdunda köle durumuna düşürülen Türk ulusunu emperyalist boyunduruktan muhteşem bir kurtuluş savaşı vererek kurtarmış, CUMHURİYET'İ ilan etmiştir.Monarşinin kulu kölesi olan insanları cumhuriyetin vatandaşı haline getirmiştir.Aydınlanma hareketi başlatmış ne yazıkki ölümünden sonra bu çeşitli sebeplerle sekteye uğramıştır.

Ve günümüzde emperyalitlerle işbirliği içinde Osmanlı yeniden hortlatılmakta,cumhuriyet ayaklar altına alınmaktadır.Emperyalizm Kurtuluş Savaşı'nın ve cumhuriyetin intikamını yerli işbirlikcileriye alıyor artık...