"Türk milletinin karakterine ve adetlerine en uygun olan idare, Cumhuriyet idaresidir.” "Cumhuriyet, fikri hür, vicdanı hür,irfanı hür, nesiller ister.""Türkiye Cumhuriyetinin temeli kültürdür."" Türkiye Cumhuriyeti Devleti, Ülkesi ve Milletiyle Bölünmez Bir Bütündür." "Ey yükselen yeni nesil, Cumhuriyeti Biz kurduk, onu yaşatacak ve yüceltecek sizlersiniz."  "Cumhuriyet ilelebet payidar olacaktır."

MUSTAFA KEMAL ATATÜRK 
 
            
Yüce  Önderimiz Mustafa Kemal ATATÜRK’ÜN en büyük eseri olan “Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin Kuruluşu’nun 100. Yıldönümünü” kutlamanın gururu ve heyecanı içerisindeyiz. 
            1914 yılında başlayan 1. Dünya Savaşının içinde ve devamında Osmanlı İmparatorluğu’nun yenilmesi ile bütün orduları dağıtılmış, tersanelerine girilmiş, Anadolu’da iç ve dış düşmanlar yer yer ayaklanmalar çıkartarak Vatan toprakları  işgal edilmiş. Padişah tahtını ve saltanatını koruyacak tedbirlere başvurarak kurtuluşu İngiliz himayesinde, bazı aydınlar da Amerikan Mandasında aramış. Bu korkunç durum karşısında Türk Milleti şaşkına dönmüş. Açlık sefalet ve savaş yorgunluğu had safhaya ulaşmıştır.
          Yurdumuzun üzerine kara bulutların çöktüğü bir ortamda, Mustafa Kemal ATATÜRK, işgalleri ve yenilgiyi kabul etmeyip, 19 Mayıs 1919 Sabahı Samsun’dan bir güneş gibi parlayarak, Erzurum ve Sivas Kongreleri sonucu “YA İSTİKLAL YA ÖLÜM” parolasıyla Milli Mücadeleyi başlatmış. 23 Nisan 1920’de Ankara’da Büyük Millet Meclisini toplamış. Türkiye Büyük Millet Meclisinin kararları ve ATATÜRK’ÜN direktifleri ile toplanan düzenli ordularla İnönü ve Sakarya Savaşları kazanılmış. Başkomutan Mareşal Gazi Mustafa Kemal  ATATÜRK’ÜN bizzat yönettiği 30 Ağustos 1922 tarihinde Büyük Taarruzla, Yurdumuz Düşman  işgalinden kurtarılarak, 29 Ekim 1923’de Cumhuriyet ilan edilmiş. Egemenlik kayıtsız şartsız millete verilerek, Padişahlık Yönetimi son bulmuştur.    Yüzyıllardır özlemi duyulan Cumhuriyete kavuşulmuştur. Böylece Bağımsız Milli Egemenliğe dayalı 17. Türk Devletinin kurulması tamamlanmıştır.
   Türkiye Cumhuriyeti, vatan evlatlarının can ve kanları pahasına kurulmuş olup, Cumhuriyet sistemiyle tüm Vatandaşlara, Milletvekili, Bakan, Başbakan hatta Cumhurbaşkanı seçme ve seçilme hak ve ödevi verilmiştir.  Devletin Ülkesi ve Milletiyle bölünmez bütünlüğü, Türkiye Cumhuriyeti hudutları içerisinde yaşayan vatandaşları dil, din, ırk, siyasi düşünce ve felsefi inanç ayrımı gözetmeksizin kaderde, kıvançta tasada ortak, bölünmez bir  bütün olarak değerlendirilmesi ilkeleri Cumhuriyet Anayasalarının başta gelen değişmez prensiplerini oluşturmuştur. 
           Türkiye Cumhuriyeti, Parlamenter sisteme dayalı olarak kurularak, Dünya Ülkelerine de örnek olmuştur.  
         Cumhuriyetimizin kurucusu, Büyük Kurtarıcımız Siyasal, Sosyal ve Kültürel Devrimleri ile Türk Tarihinin akışına yeni bir yön vererek uygarlık ufuklarımızı ışıklandırmıştır. Milletimizi çağdaş Milletler seviyesine çıkarıp mutlu, zengin ve refah içerisinde bir yaşam şekline kavuşturmak amaçlanarak köklü reformlara girişilmiş. Cumhuriyetçilik, Milliyetçilik, Halkçılık, Devletçilik, Laiklik, Çağdaşlaşma, İnkılâpçılık, Bağımsızlık ve Ulusal Egemenlik Cumhuriyetin temel ilkelerini oluşturmuştur.
        Az zamanda çok ve büyük işler yapılmış. Bu işlerin en büyüğü Türk Kahramanlığı ve Yüksek Türk kültürü olan Türkiye Cumhuriyetidir. O nedenle Türk Milletinin Büyük Millet olduğunu bütün Medeni Alem bir kere daha tanımıştır.
       Cumhuriyetle birlikte ekonomik, sosyal, hukuk, eğitim, bilim, sanat, kültür alanında ve çağdaş medeniyet yolunda büyük adımlar atılmıştır.  
        Kahraman Türk Milleti tükenmez kararlılık ve inançla Atatürk İlke ve İnkılâplarının gösterdiği yolda daha çok çalışarak Cumhuriyetin güçlü kanatlarında çağdaş uygarlığa mutlaka ulaşacaktır.  Demokratik düzen içinde durmadan ilerleyen Türkiye Cumhuriyeti, daima yükselen heybetli bir varlık olacak, uygarlık âleminde bir güneş olarak parlayacaktır. 
        “Birinci vazifemiz, Türk İstiklal ve Cumhuriyetini, Büyük devrim ve eserlerini ebediyen muhafaza ve müdafaa etmektir,” Andımızı ve Ulu Önderimizin 10. Yıl Nutkundan aldığımız ;
       "  Türk Milleti,
Ebediyete akıp giden her 10 senede bu büyük millet bayramını daha büyük şereflerle, saadetlerle, huzur ve refah içinde kutlamanı gönülden dilerim." 
“Ne mutlu Türküm diyene”  kutsal mesajlarını, Milli gurur ve heyecanla tekrarlamaktayız.
    Cumhuriyetimizin 100. Yılı ile En Büyük Millet Bayramı, Cumhuriyet Bayramımızı  kutlar, Vatan ve Millet uğruna hayatlarını feda edip, İstiklal Mücadelesini   Zaferle  Sonuçlandırarak Yurdumuzu Düşman İşgalinden kurtarıp Türkiye Cumhuriyeti Devletini kuran, Başta Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK  olmak üzere Silah Arkadaşları ile Şehit ve Gazilerimizi rahmetle, şükranla anar, saygı ve sevgiler sunarım.

Kan döktük, can verdik, kurduk temelden 
Yücelttik yıllarca medeniyeti 
Cumhuriyetimizin 100. yılı kutlu olsun
Yaşasın Türkiye Cumhuriyeti 

Yüzyıllar sürecek bu mutlu bayram
Milletim el ele çalış ve övün
Cumhuriyetimizin 100 yılı kutlu olsun
Yaşasın Türkiye Cumhuriyeti

Atatürk meşale kalplerimizde 
Yolumuz daima çizdiği izde 
Cumhuriyetimizin 100.Yılı kutlu olsun
Yaşasın Türkiye Cumhuriyeti 

Dalgalan göklerde ey şanlı bayrak
Türkiye’m gölgende mutludur ancak
Cumhuriyetimizin 100. yılı kutlu olsun
Yaşasın Türkiye Cumhuriyeti 

Mustafa Kemal KESKİN
Emekli Mülki İdare Amiri