Yazı Detayı
25 Ekim 2021 - Pazartesi 21:47
 
BÜLENT ECEVİT VE DEMOKRATİK SOL
Semih İÇSEL
 
 

Öncelikle yazıya başlamadan önce kendimi tanıtarak başlamak ardından ise Bülent Ecevit ve demokratik sol hareketin üzerinde durmak istiyorum. 


Sevgili okuyucular!
    Ben Manisa Kırkağaç Musahoca Mahallesinde büyümüş gelişmiş kendini köylü olaraktan tanımlayan biriyim. 16.08.2000 tarihinde Kırkağaç ilçesinde doğdum. İlkokulu köyümde, ortaokulu Kırkağaç’ta, liseyi Balıkesir ve Soma’da tamamladım.

Şu an itibariyle Gazi Üniversitesi Özel Eğitim Öğretmenliği Bölümünün bir öğrencisiyim. Kısa ve öz bir şekilde size kendimi tanıtmak istedim.

Şimdi gelelim asıl konumuza kimdir bu Ecevit?

Herkes az veya çok ismini duymuş, olumlu ve yahut olumsuz izlenimler edinmiştir. Birazda ondan bahsedelim.

Mustafa Bülent Ecevit  28 Mayıs 1925 tarihinde dünyaya İstanbul Beşiktaş’ta gözlerini açmıştır. Babası dönemin saygın siyasilerinden Fahri Bey annesiyse Türkiye’nin profesyonel ilk ressamlarından Fahriye Hanımdır. Lise eğitimini Robert Koleji’nde alan Bülent Ecevit çok iyi İngilizce bilmektedir. Rahşan Ecevit’le evlenen Bülent Ecevit 5 Kasım 2006 tarihinde 81 yaşında vefat etmiştir. 

Şimdi ben kısaca Ecevit’in hayatına değindim. Onun hayatı elbette üç- beş satırla bitirilemez sizler bunu çok, ama çok iyi biliyorsunuz.

Asıl kavrama gelecek olursak yani başlıkta da yer alan ‘’Demokratik Sol’’ kavramı nedir? ve Ecevit’le alakası nedir? Neden Ecevit Demokratik Sol’un babası olarak adlandırılmıştır? bunun üzerine konuşalım. 


Demokratik sol , amaçta olduğu kadar araçlar da ve yöntemde de demokratik olmak demektir. 

Bu tanım benim kendi tanımım, üzerinde duralım.

Demokratik sol terimi içerisinde kullanmış olduğum araçlar halkın kendisidir.

Yöntemde sizlerin de bileceği üzere uygulanmasıdır.

 

Demokratik sol kavramı tepeden inme bir kavram değildir.

Temelden gelen  bir kavramdır. 

Halkı içerisine almadan, halkı benimsemeden, halkı kucaklamadan solculuk olmaz. !

Halkı kucaklayan, halkı gözetleyen ve halkı omuzlara yükselteyen demokratik solun kendisidir. Ondan dolayıdır ki "Demokratik Sol" un ana etkeni halkın kendisidir.

Halk ne derse, halk ne söylerse, halk ne isterse demokratik sol onu yapmak zorundadır.

Kısacası demokratik solun sınırlarını halkın kendisi çizer.  

Demokratik sol kavramıyla önceki dönemlerde popüler olan komünizm kavramını bir araya koymamak gerekir. Çünkü demokratik solu uygulan Türkiye’de, halk özgürlükçü demokrasinin değerini çok iyi bilmekte ve onu tehlikeye atacak bir unsura da, yer vermeyecek düzeyde, olgun seviyededir.


Kıymetli okuyucular!
Halk kavramını demokratik solun merkezine kondurduk. O vakit şunu belirtmek doğru olacaktır. Halktan kopan, halkı yok sayan, halkı inciten bir sol hareket muhakkak ki yok olacaktır.

Halktan kopunca demokratik sol kavramının gelişmeyeceği açıktır, ortadadır.

Neden mi? 

Neye tutanacak?

Kime dayanacak ve kime tutunup beslenecek?

Bundan dolayıdır ki demokratik sol kavramı Ecevit’le beraber gelişmiş ve Ecevit’le anılmıştır.


Şimdi bu nokta da devam edecek olursak... Halk dedik, kritik öneme sahip, peki demokratik sol açıdan önemli olan kritik etmen nedir?

Ekonomidir.

Demokratik sol anlayışı benimsemişseniz eğer, şunu bilmeniz ve iştirak etmeniz gerekir;  ekonomik güç ve siyasal güç, demokratik solda el ele tutuşmuş kardeş gibidir.

Bu tabirde, yine benim ortaya koyduğum bir tabir.

 

Niye böyle söylediğimi açıklayayım. Ekonomik güçle, siyasal gücün ayrılmazlığı kabul edilmelidir.

 

Eğer devletin ekonomisi ne kadar güçlüyse devlettin siyasi gücü de o denli güçlüdür. Ekonomisi ne kadar zayıfsa siyasi gücü de o kadar zayıftır. Şunu belirtmek isterim, kendinizce bir takım soruları sormaya başlamışsınızdır. 

Örneğin, bu güç ne kadar seviyede devlet için de, ne kadar halkta olmalı (?) buna da girelim ve açıklayalım.

Ekonomi içerisinde eğer bir kesime güç sağlarsanız o, diğer kesime baskı yapar.

'Demokratik Sol' şunu ister; demokratik sol, ekonomik ve siyasal güç halkın elinde olgunlaşırsa, halkın ezilmeyeceğini belirtir.

Halk, ne kadar güçlenirse güçlensin başkasını ezecek kudrete  sahip olamaz. Olmak da istemez.

Halk güçlendikçe toplumda güçlenir.

Bu sayede demokrasi ve ülke de güçlenir.

Anlayacağınız üzere ekonomi ve siyasal kavramının halkın elinde olgunlaştırılması gerektiğini, halkın ezilmemesi gerektiğini ve bu sayede halkın güçleneceğini ve beraberinde diğer unsurlarında güç kazanacağını demokratik sol açıklıyor.


Buradaki açıklamalardan hareketle birkaç unsura değineyim.

Halk önemli dedik...

Halkla bütünleşmek dedik...

Halkı kucaklamak dedik...

Halka ekonomik güç sağlamak dedik...

Doğru söylüyorum değil mi?

Peki Ecevit bunları yaptı mı? 

Gelin birazda bu konu üzerinde konuşalım...!


Şunu söylemek istiyorum; burada politik bir yazı yazıyorum...

Politika havada, boşlukta yapılmaz. Politika somut koşullar üzerinde yapılır.


Ecevit politikasını daima halka bağlamıştır.

 

Bunu inceleyebilirsiniz.

 

Ben geniş, geniş açıklamaya kalkarsam ne bu sayfalara sığdıra bilirim, ne de size açıklayabilirim. Şunu söylesem sadece; olur diye düşünüyorum. Örnek emekçi hakları, sendikalara katalımı, protesto yapılabilme gibi hakları, işçiye, emekçiye kısacası halka tanıyan kişi Ecevit’in kendisi değilmidir?

Evet kendisidir.

Ecevit'e şöyle bakınca... bir başat siyasi figür olmasına rağmen rantla beslenip zenginlik içerisinde yaşam sürmemiştir.

Halktan biridir Ecevit.

Ecevit üretimi desteklemiş, fakat tüm olumsuzluklar onun zamanında denk gelmiştir. Başbakanlık süreçlerini incelerseniz zaten fark edersiniz. Kıbrıs Harekatı , Amerikan ambargosu, İç siyasetteki çalkantılı süreç , 1999 depremi , Ekonomik kriz ve daha nicesinde başbakanlık yapan Ecevit’in kendisidir. Fakat Ecevit pes eden bir yapıya sahip bir siyasetçi değildir. Hapislerde sırf doğruyu söylediğinden yatmış halkı savunmuş ve halkı kucaklamış birisidir. Ondan dolayıdır ki halkçı Ecevit diye anılmıştır. Sorduğum sorunun cevabı bariz ortadadır. Ecevit ülkenin umut ışığı olmuş bir figürdür. Demokratik sol kavramını en uygun bir biçimde ülkemizde  uygulamaya çalışan siyasi kahramandır.


Buradan açıklamalardan yola çıkaraktan şu sonuçları paylaşabilirim sizlerle. Demokratik solun Türkiye’de yapılanmasını sağlayan kişi Ecevit’in kendisidir.

O vefat ettikten sonra demokratik sol anlayış ülkemizden yok olmuş silinip gitmeye yüz tutmuştur.

 

Demokratik sol, halkı kucaklayan halkı benimseyen halk için bir düzen ortaya koyan yapıdır. Demokratik sol, ekonomik üstünlüğün tek elde toplanmaması gerektiğini, ekonomik gücün halkın elinde olması gerektiğini, bu sayede demokratik anlayışın bilincinin güçleneceğini, toplumun  güçleneceğini savunur.


 Burada belirttiğim düşünceler doğrultusunda tüm okuyuculara ve KırkağaçTV ailesine teşekkürlerimi sunuyorum . Yeni  yazılarda görüşmek temennisiyle kalın sağlıcakla…

 


 SEMİH İÇSEL

 
 
 
Etiketler: BÜLENT, ECEVİT, VE, DEMOKRATİK, SOL,
Yorumlar
Diğer Yazılar
Alıntı Yazarlar
Arşiv
Modül 1

Bu modül kullanıcı tarafından yönetilir, ister kod girilir ister iframe ile içerik çekilir. Toplamda kullanıcı 5 modül ekleme hakkına sahiptir, bu modül dahil tüm sağdaki modüller manuel olarak sıralanabilir.

Haber Yazılımı
UA-37277569-1